ÖNSÖZ

Bismillahirrahmânirrahîm

Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla

Şüphesiz Kur’an-ı Kerim, yüce rabbimiz Allah-u Teâlâ tarafından insanlığa gönderilen mucizevi, yol gösterici, en son kitaptır. İnsanların dilinden kalbine tüm benliklerine işleyerek, hayat tercihlerini iyinin ve doğrunun yanında yapmaları için yüce rabbimiz tarafından peygamberimiz Hz. Muhammed (sav)  aracılığı ile indirilmiştir. Kur’an-ı Kerim, sadece sözde değil özde hissedilerek, kalpten bağlanılarak yaşanılması gereken yüce bir kitaptır.

Kur’an-ı Kerim’de, yüce rabbimizin bildirdiği gibi bilmenin, O’nun varlığına ve birliğine inanmanın, O’na kulluk ve iman etmenin öğretisi vardır. Kur’an’da yerde ve gökteki her şeyin yaratıcısının, yüce rabbimiz olduğu ve O’ndan başka yaratıcı olmadığı gerçekliği vardır. Kur’an’da insanın yaratılış amacının, hayat imtihanında sınanmak olduğu gerçeği vardır. Bu imtihanı alnımızın akıyla tamamlayabilmek adına uyulması gereken köklü kurallar, yol göstericiler vardır. İnsanı, nefsinin esiri olarak harama yönelten kötü davranışlarda bulunmak yerine, temiz vicdanı duygular ile iyi davranışlara yönelten göstergeler vardır. Vicdanın iyiye, nefsin kötüye yönlendirmesi arasında doğru tercihi yapabilmenin öğretisi vardır. İyinin mükâfatını, kötünün cezasını bile bile kısa ve sonu olan bu hayat imtihanında kötüyü tercih etmemenin gerekçeleri vardır. Şüphesiz Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.

Bu dünyada ki ilk sorumuz; Sonu olduğunu bildiğimiz bu hayatta ki yaratılış amacımız nedir? Olmalıdır. Örneğin, Herhangi bir akıllı telefonunun üretim amacı, uzaktaki kişilerle iletişimin ötesindedir. Akıllı telefonu kullanmadan önce, ya kullanım kılavuzunu okuruz, ya da önceki kullanıcıların tecrübelerinden yararlanırız. Tecrübelere göre kullanılan akıllı telefonun faydalı birçok özelliğini keşfedemeden sadece tecrübe edildiği kadarıyla kullanabiliriz. Akıllı telefonu, tüm özellikleri ile doğru bir şekilde kullanabilmek için kullanım kılavuzunu okumalıyız. Özellikleri hakkında hiçbir fikrimiz olmayan akıllı telefon, sadece konuşmamıza yarayacaktır.

Bu dünyada ki yaratılış amacımızı da bilmiyorsak, anlamsız bir hayat yaşıyoruz demektir. Yaratılış amacımız ve doğru bir hayat sürebilmek adına gerekli her şeyi, yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim bizlere sunmaktadır. Kur’an’ı okumak hayatımızda yapmamız gereken ilk iş olmalıdır.

Allah-u Teâlâ ilk emrinde oku demiştir. Kur’an’ı okuduğumuzda, yaratılış amacımızın bir imtihan ile sınanmak olduğunu anlamaktayız. Amacımız ise bu imtihanı alnımızın akıyla tamamlayabilmektir. Bunun için Kur’an’ı hissederek okumalı, kalbimizde yaşamalı ve Kur’an’ın gösterdiği doğrularda hareket etmeliyiz. Eğer ruhumuza kodlanan nefsimizin esiri olup harama yönelirsek, bu imtihanda başarısız oluruz ve sonumuz cehennemdir. Sonu olduğunu bildiğimiz bu kısa hayat imtihanında, dünya menfaati uğruna, vicdana ve Kur’an’a aykırı bir şekilde yaşayarak harama yönelmemeliyiz. İnsanoğlu, yaratılışından ötürü bu dünyada her şeyin en iyisini ve en güzelini arzulamaktadır. Fakat en iyisi ve en güzeli bu dünyada ki imtihanı alnımızın akıyla tamamladığımızda ilelebet var olacağımız cennettedir.

Burada, yüce rabbimizin bir kulunun kaleminden çıkan bu satırlar Kur’an-ı Kerim’in özü hakkında belki bir nebze aydınlatıcı olabilir. Ancak esas olan Allah-u Teâlâ’nın ilk emrine uyarak yüce kitabımız Kur’an-ı Kerimi okumaktır. İmkanımız dahilinde Kur’an’ı, ilk olarak gerçek dili Arapça olarak okumayı tercih etmeli, eğer imkanımız yoksa Kuran’ın Türkçe mealini okumalıyız. Kuranî Mucize Kelimeler kitabı ise Kur’an-ı Kerim’de merak ettiklerimiz hakkında yol gösterici olarak üzerine düşeni yapacaktır.

Dr. Hasan Özgür ÖZEN

ÖNSÖZ, AŞAĞIDAKİ AYETLER IŞIĞINDA YAZILMIŞTIR.

2. Sure (Bakara Suresi), 2. Ayet

Bu, kendisinde şüphe olmayan kitaptır. Allah’a karşı gelmekten sakınanlar için yol göstericidir.

17. Sure (İsrâ Suresi), 106. Ayet

Biz Kur’an’ı, insanlara dura dura okuyasın diye âyet âyet ayırdık ve onu peyderpey indirdik.

25. Sure (Furkân Suresi), 32. Ayet

İnkar edenler, “Kur’an ona bir defada toptan indirilseydi ya!” dediler. Biz Kur’an’la senin kalbini pekiştirmek için onu böyle kısım kısım indirdik ve onu ağır ağır okuduk.

6. Sure (En’âm Suresi), 102. Ayet

İşte sizin Rabbiniz Allah. Ondan başka hiçbir ilah yoktur. O her şeyin yaratıcısıdır. Öyle ise O’na kulluk edin. O her şeye vekil (her şeyi yöneten, görüp gözeten)dir.

11. Sure (Hûd Suresi), 7. Ayet

O, hanginizin amelinin daha güzel olacağı konusunda sizi imtihan için, henüz Arş’ı su üstünde iken gökleri ve yeri altı gün içinde (altı evrede) yaratandır. Böyle iken “Ölümden sonra şüphesiz diriltileceksiniz” desen, inkarcılar “Mutlaka bu apaçık bir büyüdür” derler.

21. Sure (Enbiyâ Suresi), 35. Ayet

Her nefis ölümü tadacaktır. Sizi bir imtihan olarak hayır ile de şer ile de deniyoruz. Ancak bize döndürüleceksiniz.

96. Sure (Alak Suresi), 1. Ayet

Yaratan Rabbinin adıyla oku! O, insanı “alak” dan yarattı.

16. Sure (Nahl Suresi), 90. Ayet

Şüphesiz Allah, adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emreder; hayasızlığı, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor.

8. Sure (Enfâl Suresi), 29. Ayet

Ey iman edenler! Eğer Allah’a karşı gelmekten sakınırsanız o size iyiyi kötüden ayırt edecek bir anlayış verir ve sizin kötülüklerinizi örter, sizi bağışlar. Allah büyük lütuf sahibidir.

79. Sure (Naziât Suresi), 40. Ayet

Kim de, Rabbinin huzurunda duracağından korkar ve nefsini arzularından alıkoyarsa, şüphesiz, cennet onun sığınağıdır.

2. Sure (Bakara Suresi), 81. Ayet

Evet, kötülük işleyip suçu benliğini kaplamış (ve böylece şirke düşmüş) olan kimseler var ya, işte onlar cehennemliklerdir. Onlar orada ebedi kalacaklardır.

40. Sure (Mü’min Suresi), 40. Ayet

“Kim bir kötülük yaparsa, ancak onun kadar ceza görür. Kadın veya erkek, kim, mü’min olarak salih bir amel işlerse işte onlar cennete girecek ve orada hesapsız olarak rızıklandırılacaklardır.”

3. Sure (Âl-i İmrân Suresi), 185. Ayet

Her canlı ölümü tadacaktır. Ancak kıyamet günü yaptıklarınızın karşılığı size tastamam verilecektir. Kim cehennemden uzaklaştırılıp cennete sokulursa gerçekten kurtuluşa ermiştir. Dünya hayatı, aldatıcı metadan başka bir şey değildir.

3. Sure (Âl-i İmrân Suresi), 14. Ayet

Kadınlar, oğullar, yük yük altın ve gümüş, salma atlar, davarlar ve ekinler gibi nefsin şiddetle arzuladığı şeyler insana süslü gösterildi. Bunlar dünya hayatının geçimliğidir. Oysa asıl varılacak güzel yer ancak Allah’ın katındadır.

13. Sure (Ra’d Suresi), 24. Ayet

“Sabretmenize karşılık selam sizlere. Dünya yurdunun sonucu (olan cennet) ne güzeldir!”